ÇAPRAZ A-T-E-ŞE ALIP Ö-LDÜRDÜ
Otomobilin sahibi Ömer Er de Bursa’ya geldi. Er, Keles Emniyet Müdürlüğü’nde görevli polis memuru kuzeni Halil İbrahim Er’i telefonla arayıp, kendisine yardımcı olmasını istedi. Ömer Er ve kuzeni Halil İbrahim Er, kent merkezinde otomobili aramaya başladı. Polis ekipleri, 1 gün sonra 45 ER 081 plakalı otomobili fark etti.
Polisin ‘dur’ ihtarına rağmen Mustafa Alınç, otomobille kaçmaya devam etti. Alınç, Geçit Mahallesi’ndeki zeytinlik alana girerek, bir kez daha izini kaybettirdi. Ancak durumdan haberdar olup bö-lgeye gelen Ömer Er, otomobili gördü. Er ve polis memuru kuzeni, otomobili çapraz a-t-e-şe aldı.
Tabancalardan çıkan mermilerden biri, Alınç’a isabet etti. Alınç’ın kontrolünden çıkan otomobil, zeytin ağacına çarptı. Ömer Er ve kuzeni, olay yerine geldikleri aracı bırakarak, kaçtı. İhbar üzerine bö-lgeye polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Mustafa Alınç’ın yaşamını yitirdiği tespit edildi. Polis tarafından yakalanıp gözaltına alınan Ömer Er tutuklanırken, açığa alınan Halil İbrahim Er de adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
15 YIL HAPİS CEZASI
Ömer Er hakkında ‘haksız tahrik altında çocuğu kasten ö-ldürme’ suçundan, tutuksuz sanık Halil İbrahim Er hakkında ise ‘haksız tahrik altında çocuğu kasten ö-ldürmeye yardım etme’, ‘kamuya ait eşyayı suçta kullanma’ suçlarından ömür boyu hapis cezası talebiyle Bursa 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
Yargılama sonunda tutuklu sanık Ömer Er, haksız tahrik indirimi uygulanarak 15 yıl hapis cezasına çarptırılırken, mahkeme heyeti, tutuksuz sanık Halil İbrahim Er’in ise beraatine hükmetti.
“ÇOCUK OLDUĞUNU POLİS MERKEZİNDE ÖĞRENDİM”
Taraf avukatlarının temyize götürdüğü karar, Yargıtay 1’inci Ceza Dairesi’nce ‘Haksız tahrik indirimi kararı en alttan verilir’ gerekçesiyle bozuldu. Dava, Yargıtay’ın bozma kararının ardından yeniden görüldü. Bursa 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılan Ömer Er’e son sözü soruldu.
Yargıtay’ın bozma ilamına uyulmasını isteyen Er, “Olayın meydana gelmesinden dolayı çok üzgünüm. Benim de ailem ve çocuklarım var. İsteyerek yapmadım. Uzaktan arabada 1.74 boyunda sakallı birini gördüm. Ö-len kişinin çocuk olduğunu polis merkezinde öğrendim. Pişmanım” diye konuştu.
Yargıtay’ın bozma ilamına uyan mahkeme heyeti, Ömer Er’in önce müebbet sonra da haksız tahrik indirimi en alt sınırdan uygulanarak 12 yıl 6 ay hapse çarptırılmasına ve tutukluluk halinin devamına hükmetti. Karar, mahkeme başkanına karşı, oy çokluğuyla alındı.
